İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Borsa Terimleri Sözlüğü

Aşağıda, borsa ve finans dünyasında sıkça kullanılan temel terimleri içeren bir sözlük bulunmaktadır. Bu terimler, yatırımcıların piyasayı daha iyi anlamalarına ve finansal işlemleri daha bilinçli bir şekilde yapmalarına yardımcı olabilir.

Borsa Terimleri Sözlüğü

A

  • Adi Hisse Senedi: Şirketin kârından pay alma ve genel kurulda oy kullanma hakkı tanıyan hisse senedi türü.
  • Alım Emri: Bir menkul kıymeti belirli bir fiyattan veya piyasa fiyatından satın almak için verilen emir.
  • Arbitraj: Farklı piyasalarda aynı varlığın fiyat farklarından yararlanarak kâr elde etme amacıyla yapılan işlem.

B

  • Bakiye: Hesaptaki toplam para veya menkul kıymet miktarı.
  • Bear Market (Ayı Piyasası): Piyasalarda uzun süreli düşüş trendinin hakim olduğu dönem.
  • Beta Katsayısı: Bir hissenin piyasa riskine duyarlılığını gösteren ölçü.
  • Bilançolu Hisse Senedi: Bilançosu düzenli olarak açıklanan hisse senedi.
  • BIST (Borsa İstanbul): Türkiye’nin ana borsası, menkul kıymetlerin alınıp satıldığı piyasa.
  • Blok Satış: Büyük miktarda hisse senedinin tek bir işlemle satılması.
  • Bonolar: Belirli bir vadede sabit bir faiz oranıyla geri ödenmek üzere ihraç edilen borçlanma araçları.

C

  • Çapraz Kur: İki farklı ülke para birimi arasındaki döviz kuru.
  • Cari Hesap: Mevcut dönem için gelir ve giderleri gösteren hesap türü.
  • Çıplak Pozisyon: Bir yatırımcının portföyünde hedge (koruma) yapmadan aldığı pozisyon.

D

  • Dayanak Varlık: Türev ürünlerin (vadeli işlem, opsiyon) dayandığı, üzerine işlem yapılan temel varlık.
  • Defter Değeri: Bir şirketin varlıklarının, borçlarının çıkarılmasıyla elde edilen net değeri.
  • Dibe Vuruş: Piyasa fiyatlarının düşüş trendinin sonuna gelmesi durumu.
  • Dividant (Temettü): Şirketin kârının ortaklarına dağıtılan kısmı.
  • Doğrudan Yabancı Yatırım (FDI): Bir ülkeye, üretim ya da işyeri kurma amacıyla yapılan yabancı sermaye yatırımı.

E

  • Eldeki Hisse Senedi: Yatırımcının henüz satmadığı ve portföyünde tuttuğu hisse senedi.
  • Emtia: Altın, gümüş, petrol gibi ticarete konu olan mallar.
  • Endeks: Belirli bir piyasada işlem gören hisse senetlerinin performansını ölçen gösterge.
  • Endeks Fonları: Belirli bir borsa endeksini takip eden yatırım fonları.
  • Enflasyon: Genel fiyat seviyesindeki sürekli artış.
  • EPS (Hisse Başına Kâr): Şirketin net kârının toplam hisse senedi sayısına bölünmesiyle bulunan değer.

F

  • Fiyat/Kazanç Oranı (P/E): Hisse senedinin piyasa fiyatının hisse başına kârına oranı.
  • Finansal Kaldıraç: Borç kullanılarak yapılan yatırım işlemlerinde elde edilen kazanç veya zarar.
  • Fiyat Marjı: Alım ve satım fiyatı arasındaki fark.

G

  • Geri Alım: Bir şirketin kendi hisse senetlerini piyasadan geri satın alması işlemi.
  • Gelir Tablosu: Bir şirketin belirli bir dönemde elde ettiği gelirleri ve yaptığı giderleri gösteren mali tablo.
  • Görünüm: Bir ülke ya da şirketin kredi notunun gelecekte nasıl değişebileceğine dair öngörüler.

H

  • Hacim: Belirli bir dönemde alınıp satılan menkul kıymet miktarı.
  • Halka Arz: Şirketlerin hisselerinin ilk kez halka satışa sunulması.
  • Hedge (Koruma): Yatırım riskini azaltmak amacıyla yapılan işlemler.

I

  • İhraç: Yeni menkul kıymetlerin piyasaya sunulması.
  • İskonto Oranı: Bir varlığın gelecekteki nakit akışlarının bugünkü değerini hesaplamak için kullanılan oran.

J

  • Junk Bond (Çöp Tahvil): Yüksek risk taşıyan, ancak yüksek getiri vaat eden düşük dereceli tahviller.

K

  • Kâr Payı (Temettü): Şirketin kârından hissedarlara dağıtılan pay.
  • Kapanış Fiyatı: Bir menkul kıymetin borsada işlem gördüğü günün son işlem fiyatı.
  • Kayıtlı Sermaye: Şirketin çıkarabileceği en yüksek sermaye miktarı.

L

  • Likidite: Bir varlığın hızlı ve kolay bir şekilde nakde çevrilebilme kabiliyeti.
  • Limit Emri: Bir menkul kıymeti belirli bir fiyattan veya daha iyi bir fiyattan almak ya da satmak için verilen emir.
  • Likit Fon: Nakit benzeri varlıklara yatırım yapan yatırım fonları.

M

  • Mali Tablolar: Şirketin finansal durumu ve performansını gösteren tablolar.
  • Manipülasyon: Piyasayı yanıltıcı hareketlerle etkileme.
  • Marj: Bir yatırımcının pozisyon açabilmek için yatırması gereken teminat.

N

  • Net Aktif Değeri: Yatırım fonlarının toplam varlıklarının net değerinin, dolaşımdaki hisse senedi sayısına bölünmesiyle hesaplanan değer.
  • Nominal Değer: Bir menkul kıymetin üzerinde yazılı olan değeri.

O

  • Opsiyon: Bir varlığı belirli bir tarihte, belirli bir fiyattan alma veya satma hakkı.
  • Oynaklık (Volatilite): Bir varlığın fiyatının ne kadar dalgalandığını gösteren ölçü.

P

  • Portföy: Bir yatırımcının sahip olduğu menkul kıymetlerin tümü.
  • Piyasa Değeri: Bir şirketin borsada işlem gören hisse senetlerinin toplam değeri.
  • Pozisyon: Bir yatırımcının piyasada sahip olduğu varlık veya taahhüt.

R

  • Repo: Kısa vadeli borçlanma aracı.
  • Risk: Bir yatırımın beklenen getirisi ile fiili getirisi arasındaki olumsuz fark.

S

  • Sermaye: Bir şirketin faaliyetlerini finanse etmek için kullandığı para.
  • Spekülasyon: Piyasadaki fiyat dalgalanmalarından yararlanarak kazanç elde etme amacıyla yapılan yüksek riskli işlem.
  • Stopaj: Gelir üzerinden kesilen vergi.

T

  • Tahvil: Devlet veya şirketler tarafından borçlanma amacıyla çıkarılan ve belirli bir faiz oranıyla geri ödenen borçlanma senedi.
  • Takas: İşlemin tarafları arasında varlıkların değiş tokuş edilmesi.
  • Temettü Verimi: Hisse senedinin yıllık temettü ödemesinin, hisse fiyatına oranı.

U

  • Uluslararası Piyasalar: Farklı ülkelerde faaliyet gösteren finansal piyasalar.
  • Uzun Pozisyon: Bir varlığın fiyatının artacağını öngörerek alınan pozisyon.

V

  • Vadeli İşlem Sözleşmesi (Futures): Belirli bir varlığın, belirli bir tarihte ve fiyattan alım satımını konu alan sözleşme.
  • Volatilite (Oynaklık): Bir varlığın fiyatında görülen dalgalanma derecesi.

Y

  • Yatırım Fonu: Birçok yatırımcının bir araya getirdiği paranın, profesyonel yöneticiler tarafından çeşitli varlıklara yatırılması.
  • Yatırımcı: Kâr elde etme amacıyla sermaye yatırımı yapan kişi veya kuruluş.

Z

  • Zararı Durdur Emri (Stop-Loss): Bir pozisyonun belirli bir fiyat seviyesinde otomatik olarak kapatılmasını sağlayan emir türü.
  • Zirve: Piyasa fiyatlarının ulaşabileceği en yüksek seviyeyi ifade eder.

Bu terimler, yatırımcıların borsada işlem yaparken karşılaşabilecekleri temel kavramları anlamalarına yardımcı olabilir. Borsa terimlerini öğrenmek, yatırımcıların daha bilinçli kararlar almasını ve risklerini yönetmelerini sağlar.

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir